Kalplere Sığmayan Çocuklar: Sessiz Çığlıkların Görünmeyen Hikâyesi
TERCAN ATILĞAN

Kalplere Sığmayan Çocuklar: Sessiz Çığlıkların Görünmeyen Hikâyesi

Bu içerik 60 kez okundu.

Kalplere Sığmayan Çocuklar: Sessiz Çığlıkların Görünmeyen Hikâyesi

Kalplere sığmayan çocuklar…
Gülüşleriyle dünyayı güzelleştiren, dokunduğu her yere umut eken, bir bakışıyla bile içimizi ısıtan o çocuklar… Bir zamanlar onların varlığıyla nefes aldık, geleceğe dair hayallerimizi onların üzerinden kurduk. Fakat bugün o çocuklar ne durumda, gerçekten biliyor muyuz? Onların yaşam mücadelesinin nereye savrulduğundan, sessizce verdikleri savaşın ağırlığından haberdar mıyız?

Toplumun en masum yüzleri, en korunmasız kalpleri olan çocuklar; günümüz dünyasının hızlı değişimi, ekonomik sıkıntılar, aile içi çatışmalar ve sokakların acımasız gerçekliğiyle karşı karşıya. Bir çocuğun, daha yaşamın başındayken böylesine ağır yüklerle boğuşması, aslında hepimizin omzunda taşıdığı bir sorumluluktur. Çünkü çocuk dediğin, yalnızca bir aileye değil; bir topluma, bir geleceğe, bir kültüre aittir.

Ne yazık ki bugün, dokunmaya bile kıyamadığımız o çocuklar, bir maddenin esiri olabiliyor. Sokak aralarında, metruk binalarda, gözden ırak köşelerde birçok çocuk bağımlılığın karanlık ağına düşüyor. Kimi kaçacak bir liman bulamadığı için, kimi ailesinden sevgi göremediği için, kimi de hayatın ona sunduğu yüklerin altında ezildiği için… Bu çocukların hikâyeleri duyulmuyor, çığlıkları bastırılıyor, haykırışları çoğu zaman görünmez oluyor.

Peki biz ne yapıyoruz?
Görüyor muyuz gerçekten?
Yoksa bakıyoruz ama görmüyor, duyuyoruz ama duymamazlıktan mı geliyoruz?

Bir çocuğun eline madde uzatmak, ona bir ömür boyu acı armağan etmektir. Bu acı, bir çocuğun yüreğinde soğuk bir karanlık gibi büyür. Ona sahip çıkması gereken eller geri çekildikçe, çocuk suçluyor kendini; toplum suçluyor çocuğu… Oysa en masum olan hep çocuk kalıyor.

Madde bağımlılığı yalnızca bir sağlık sorunu değil; sosyal, psikolojik, ekonomik ve kültürel bir çöküştür.
Çocukların bu girdaba düşmesinin ardında kırık aile yapıları, ilgisizlik, eğitimdeki eksiklikler, çevresel faktörler ve sosyal destek mekanizmalarının yetersizliği vardır. Bir çocuk boşlukta kaldığında, o boşluğu iyi dolduracak kişiler bulamazsa, onu yanlış insanlar doldurur.

Biz yetişkinler, ebeveynler, öğretmenler, yöneticiler ve toplum olarak bu sorumluluğu görmezden geldikçe çocuklar daha fazla yalnızlaşıyor. Bir çocuğu kazanmak varken, onu görmezden gelmek bizim en büyük kaybımızdır.

Kalplere sığmayan çocuklar, sevgiyle büyür.
Onlara yön verecek bir el, bir büyük, bir söz, bir tebessüm bile hayatlarını değiştirebilir. Fakat unutmayalım: Sevgi eksikliği, bir çocuğun karanlığa en hızlı sürüklendiği yoldur. Bu yüzden çocuklara uzanacak ellerimizi çekmemeli, tam tersine daha sıkı sarılmalıyız.

Çocukları suçlamak yerine anlamak; yargılamak yerine dinlemek; dışlamak yerine desteklemek zorundayız. Çünkü çocukların düştüğü her karanlık, aslında bizim göremediğimiz veya görmek istemediğimiz bir boşluğun sonucudur.

Madde bağımlılığıyla mücadelede sadece ceza yetmez.
Eğitim, psikolojik destek, sosyal projeler, spor, sanat ve rehabilitasyon programları çocukların hayatını kökten değiştirebilir. Onlara bir alternatif sunmak, bir umut ışığı göstermek tüm toplumsal mücadelenin en önemli adımıdır.

Bugün bir çocuğun elinden tutmak, yarın bir toplumu ayağa kaldırmak demektir.
Bir çocuğu kurtarmak, birçok acıyı önlemek demektir.
Bir çocuğa umut olmak, geleceğe nefes olmaktır.

Şimdi bir kez daha soralım kendimize:
O kalplere sığmayan çocuklar ne durumda, gerçekten biliyor muyuz?
Bir maddenin karanlık pençesine düşmüş bir çocuğun gözlerindeki çığlığı görebiliyor muyuz?
Yoksa duymazdan gelip kendi dünyamıza mı çekiliyoruz?

Unutmayalım:
Çocuklar susar, yetişkinler konuşmalıdır.
Çocuklar düşer, büyükler kaldırmalıdır.

DİĞER YAZILAR
Sende Yorumla...
Kalan karakter sayısı : 500
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİRX
BELEDİYEDEN TALEP ETTİLER, ÇÖZÜM BULDULAR
BELEDİYEDEN TALEP ETTİLER, ÇÖZÜM BULDULAR
Çatı yangınında 8 araç ve 30 itfaiye personeli görev aldı
Çatı yangınında 8 araç ve 30 itfaiye personeli görev aldı